© Kırmızı Kedi Yayınevi, 2022
© Candaş Tolga Işık, 2022
2. basım: İstanbul, Mart, 2022
Candaş Tolga Işık'ın kendisinin de söylediği gibi, iki kez elinize alarak bitirebildiğiniz haftasonu okumalığı.
Türkiye'deki 'liyakat' sorununu farklı örneklerle kitaplaştırmak istediği için yazdığını söylediği eser, o kadar tanıdık güncel konulardan bahsediyor ki, sanki daha önce okumuşum hissine kapıldım.
Benzer sosyolojik ve politik çevreyi paylaşan herkes de aynı hissi paylaşacaktır.
Benim gibi Youtube'da Candaş Tolga & İlber Ortaylı'dan Cahille Sohbeti Kestim videoları izleyenler, radyoda Atilla Güner'le Akşam Postası dinleyip George Orwell'in "Gazetecilik, birilerinin yayımlanmasını istemediği haberleri yazmaktır; gerisi halkla ilişkilerdir." sözünü her akşam duyanlar, Fatih Altaylı'nın Teke Tek programından kesitlerle sürekli rastlaşanlar, (Işık'ın da yine yazdığı gibi) TV ile ilişkisi futbol maçları ve Netflix'le sınırlı olanlar, aynı sosyal medya akımlarına o kadar maruz kalıyoruz ki, beyinlerimizin içi bile aynı.
Candaş Tolga Osmanlı'daki 'kafes' uygulamasının ortaya çıkardığı liyakat sorunu ile kitaba başlayıp, naylon tezlerle alınan üniversite diplomalarından, yapıl(a)mayan gazeteciliğe, ÖSYM, TÜİK, Milli Piyango, AKUT, kamu bankaları vb. kurumlardaki atamalardan, tıp fakültelerinin son durumundan restorasyonlardaki "cinayet"lere kadar tüm güncel konulara hızlıca değiniyor. Sadece kurumlarda değil, sıradan vatandaşta da "kendini koyduğu yer açısından" oluşan liyakatsizliğin altını çiziyor.
İlk bakışta son derece küçük ve önemsiz gibi görünen bu örnekler Türkiye'deki en büyük sosyal sorunlardan biri olan; ülkeyi yöneten kadrolardan tutun da sokaktaki vatandaşa kadar geniş bir kitleye sirayet eden; yaptığını söylediği ile gerçekten yaptığı arasında büyük bir uçurum olma halinin örneklerinden.
Sosyal medyadaki fenomenler, içine düştüğümüz "içeriksizlik" sendromundan muzdarip günümüz pop kültürü ve kişilerin kendine atfettikleri önem de konular içerisinde.
Bireyin kendisine patolojik bir "önem" bahşettiği bir çağda özeleştirinin, liyakatin, bağımsız ve sağlıklı karar alma mekanizmalarının çöküşüyle birlikte içi boşalma kaçınılmaz hale geliyor.
Kitapta bilmediğiniz hiç bir şey yok, ama hikayelerde paylaştığım içerikler birçok kişiden "Bu hangi kitap? İlgimi çekti." yorumları aldığına göre okunabilir.
Yorum ve önerileriniz için şimdiden teşekkürler.
Volkan